{ "title": "Kandaki Yağ Oranı", "image": "https://www.yag.gen.tr/images/kandaki-yag-orani.gif", "date": "21.01.2024 09:02:43", "author": "orhan esen", "article": [ { "article": "
Kandaki yağ oranı, belirli seviyeler arasında olmalıdır. Aksi halde insan vücudunda büyük tahribatlara neden olabilmektedir. Kanda bulunan yağ oranı gereğinden yüksek olduğunda aynen kireçli suların borularda birikerek tıkanmalara neden olması gibi kanda bulunan yağlar da damarlarda birikmelere ve sonuçta tıkanmalara neden olur.

Kanda yer alan yağlar nelerdir?

Kan yağları, bildiğimiz yağ bulunan trigliserit ve yağımsı tek madde bulunan kolesteroldür. Trigliserit bilhassa yağ hücreleri aracılığıyla üretiliyor. Kolesterol ise farklı olarak üretilebilmektedir. Damar sertliğine her 2 yağda neden olmaktadır, fakat asal sorumlulukları bulunan kolesteroldür.

Trigliserit

Trigliserit esasta vücudumuzda bir enerji deposudur. Bir gr şeker yandığında 4 kalori enerji verirken, bir gr trigliserit yandığında 9 kalori vermektedir. Mesela maraton koşucular koşu esnasında çok enerji harcamak durumunda kalırlar. Bunun içinde trigliserit yakımı gerçekleşir. Ayrıca mühim miktarda trigliserit tüketirler. Bu açıdan baktığımızda trigliserit bize lazım bulunan mühim bir enerji kaynağıdır. Fakat çok yağ bulunan şişmanlığın da zararını her birimiz biliyoruz. Yağ vücudumuz için çok gereken enerji kaynağı olsa da şişmanlıkta bu civarı enerji de olmaz olsun diyoruz.

Kolesterol

Kolesterol ise farklı bir meseledir. Her şeyden öncesinde tek enerji maddesi değildir. Fakat vücudumuzun mimari taşlarından birisidir. Beynimizde de bol miktarda yer alır. Buradaki tek yalıtım maddesidir. Öbür yandan vücudumuzu yaratan hücrelerimizin duvarı bulunan, hücre zarının temel maddesidir. Bu anlamda kolesterol olmazsa olmazlardandır. Fakat fazlası da son derecede zararlıdır. Damar sertliği oluşmasında en önde gelen sebeplerden birisidir.

Kortizon, testosteron, östrojen ve progesteron vb. Tek takım hormonlarımız kolesterolden üretilirler. Fakat bu hormonların yapımı amaçlı lazım bulunan kolesterol ölçüsü çok küçüktür. Sözlü olmayan basın ve bazı tv lerde kolesterol düşürücü ilaçlarla alakalı negatif anlamdaki tartışmalarda, bu ilaçların tüketimi bu hormonlarda eksikliğe yol açar benzeri söylemler asılsızdır. Hormonlarda eksikliğe neden olmaz.

Vücudumuzdaki kolesterolün 2 kaynağı yer almaktadır
Gıdalarla edinilen kolesterol vücudumuzdaki kolesterolün dörtte birinden daha azını kapsar. Birçok kolesterolden zengin gıdalarla beslenenlerde bu oran üçte bire civarı çıkabilir. Vücudumuz ve kanımızdaki kolesterol amaçlı ağırlıklı kaynak karaciğerde üretimdir. Kanda kolesterol değerlendirilirken yalnızca total kolesterol, LDL ve HDL miktarlarına bakılmaz bunların birbirlerine oranlarına da bakılır. Nedeni Ise kolesterol kanda arttığı süre çoğunlukla LDL yanında HDL de artmaktadır. Bu sebeple bunların kandaki ölçüsü yanında birbirlerine oranları da mühimdir. Başka bir deyişle total kolesterolün HDL ye oranı ve LDL'nin HDL ye oranına bakılır. Bu oranlar belli miktarın üst kısmına çıkmışsa damar sertliği özelliği ağırlık kazanmıştır denilir. Başka Bir Deyişle HDL hafifçe çoğalmış meydana gelmesine karşın LDL tek sürü artmışsa, bu istemediğimiz tek vaziyettir.

Kolesterol yüksekliğinin çeşitli sebepleri olabilmektedir
İrsi kolesterol yüksekliğinde, kadın ya da baba ve çocukların bazılarında kolesterol yüksekliği vardır. Başka bir deyişle rahatsızlık genlerle çocuklara geçmektedir. Kadın ve baba her ikisinde de irsi kolesterol yüksekliği varsa çocuklarına geçiş daha zor ve daha çok sayıda çocukta kolesterol yüksekliği olacaktır. İrsi kolesterol yüksekliğinde karaciğerde kolesterol yapımı artmıştır. Çoğunlukla 40'lı yaş grubundaki kan kolesterol seviyesi artmaya başlar. Bu benzeri irsi kolesterol yüksekliği olanlar, hiç kolesterol içermeyen perhizde alsalar, kan kolesterolleri tekrardan olması gerekenden fazla olur.
" } ] }